Abdulkadir Selvi, Pervin Buldan'a Hakkını Teslim Ediyor
Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, "Pervin Buldan'ın hakkını teslim etmek istiyorum" dediği yazıda, İmralı sürecinde değişmeyen tek isim olan Pervin Buldan'ın, aynen Sırrı Süreyya Önder gibi daha önceki süreçte de aktif bir rol üstlendiğine dikkat çekti. Selvi, Buldan'ın Van'da partisinin Dünya Kadınlar Günü etkinliğinde Abdullah Öcalan'ın çağrısına sahip çıkılmasını istediği konuşmasına işaret ederek, "'Yeni sürecin amacı ne?' diye soran olursa 'Pervin Buldan'ın bu tarifi her şeyi izah etmeye yeter' derim. Bir kadın, bir anne olarak ancak bu kadar güzel anlatılırdı. Silahlar bırakılsın, Türk analarının da Kürt analarının da evlatları toprağın altına girmesin" dedi.
Konuyu, Ahmet Hakan'ın "Tarih Yazan Cesurlar" başlıklı yazısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli, Sırrı Süreyya Önder ve Ahmet Türk'ün çabalarını anlattığına ancak Pervin Buldan'dan söz etmediğini söyleyerek açan Selvi, "Pervin Buldan'ın hakkını teslim etmek istiyorum," diyerek şöyle yazdı:
"İmralı sürecinde değişmeyen tek isim olan Pervin Hanım, aynen Sırrı Süreyya Önder gibi daha önceki süreçte de aktif bir rol üstlenmişti. Öcalan'ın 21 Mart 2013'te Diyarbakır'daki Nevruz etkinliğinde mektubunu Kürtçe olarak okumuştu. Öcalan bu kez de çağrı metnini Kürtçe olarak, 'Pervin okusun' demiş. Pervin Buldan daha önce mektubu okuduğu zaman Kürtçesinin yeterli olmadığı yönünde eleştiriler aldığını hatırlatınca Türkçe okumasını istemiş. Bunun üzerine Kürtçe olarak Ahmet Türk okumuştu.
Pervin Buldan, Van'da partisinin Dünya Kadınlar Günü etkinliğinde konuştu. Öcalan'ın çağrısına sahip çıkılmasını istedi. Kadınlar olarak 'Bu çağrıya sımsıkı sarılacağız. Her birimiz canlarımızı kaybettik, sevdiklerimizi kaybettik ve evlatlarımızı kaybettik. Şimdi bu süreçte diyoruz ki artık toprağın altına evlatlarımız girmesin, artık toprağın altına çocuklarımız, sevdiklerimiz girmesin' dedi.
'Yeni sürecin amacı ne?' diye soran olursa 'Pervin Buldan'ın bu tarifi her şeyi izah etmeye yeter' derim.
Bir kadın, bir anne olarak ancak bu kadar güzel anlatılırdı.
Silahlar bırakılsın, Türk analarının da Kürt analarının da evlatları toprağın altına girmesin."
Yazının tamamı için tıklayın.
Haber Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.