Hangi İllerimiz Depremde En Fazla Etkilenecek?

Türkiye'de yaşanan ölümcül depremlerin ardından gözler uzmanların uyarılarına çevrildi. Depreme hazırlıkta nerelerde hata yapılıyor, binaların yapımında zeminin önemi nedir? Hangi bölgeler yeni depremler açısından risk altında? Süleyman Pampal televizyon karşısında meraklı izleyicileri deprem konusunda uyardı.

Depremler Kanayan Yaramız Oldu!

Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve Malatya, Sivas, Elazığ, Osmaniye, Gaziantep, Adıyaman, Hatay, Kilis, Adana ve Şanlıurfa'da hissedilen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından uzmanlar büyük depremlerin daha büyük hasara yol açtığı konusunda hemfikir oldu.

Merkez üssü Kahramanmaraş yakınları meydana gelmiş olan depremlerin ardından on ilde 7.000'den fazla artçı sarsıntı meydana geldi ve büyük yıkıma yol açtı.

Süleyman Pampal Soruları Yanıtladı

Jeoloji mühendisi Dr. Süleyman Pampal, deprem riskli bölgelerle ilgili soruları yanıtladı.

Pampal'ın açıklamaları şu şekilde özetlenebilir:

Deprem Kahramanmaraş merkezli olarak ortaya çıkmış ve tüm Türkiye’yi derinden etkileyen pek çok hasara neden olmuştur.

Ölüdeniz fayı güney yönünde devam ediyor. Hatay'dan Suriye sınırına, Kızıldeniz'e, Lübnan Körfezi'ne, İsrail'e ve Kızıldeniz'e kadar uzanıyor. Bu fayın büyük bir depremi tetiklemesi muhtemeldir. Başta Mısır olmak üzere Ortadoğu'da büyük yıkımlara neden olmuştur. Şurası unutulmamalıdır ki, deprem söz konusu olduğunda bu ülkede risk her zaman vardır.

Hatay Pek Çok Depremden Etkilenebilir

Hatay, tarihi ve kültürel çeşitliliği ve doğal güzellikleri nedeniyle popüler bir ildir. Kahramanmaraş'ta meydana gelen deprem şehri harap etti. Hatay depremi daha fazla alanı yıktı. Ölüdeniz depremi tekrar olursa Hatay yine etkilenecektir. Bu nedenle Hatay için hazırlık yapmadan ve Hatay'ı düşünmeden aynı bölgede benzer inşaat teknolojilerine geçmek uygun olmaz. Hatay yakın gelecekte yıkıcı depremlere karşı savunmasız kalacaktır. Bu konuda bencilce davranmak kabul edilemez.

Orta – uzun vadede tüm Türkiye olarak depremlere hazır olmalıyız ve depremlerle yaşamayı alışkanlık haline getirmeliyiz. 99 depreminin ardından yapılan TOKİ konutlarının sağlamlığı hala dikkatlerden kaçmıyor.

Deprem kuşağında olduğumuzun bilincinde hareket edilerek çalışmalar ve yeni inşaatlar yapılırsa kısa süre içerisinde şehirlerimiz yeniden inşa edilebilir. Yalnız yine de yeni bir depremin beklendiğini unutmayarak inşaatlara devam etmek gerektiğini de unutmamalıyız.